Çiftçiyi bir de sıcak hava vurdu

Yayınlama: 14.06.2024
A+
A-

Ülke ekonomisinin her daim can damarı olan tarım, son yıllarda büyük maliyetler altında bin bir zorlukla yapılıyor. Tohumuydu, ilacıydı, işçi maliyetleriydi, mazotu ve gübresiydi derken tarım günümüzde gerçekten çok zor şartlar altında yapılmaya çalışılıyor.

Büyük emeklerle ürünlerini yetiştiren üreticiler, hasada başladıklarında büyük heyecanla kazanç elde etmeyi beklerken tarlada ve bahçede ürünlerinin para etmemesi karşısında büyük hayal kırıklığı yaşıyorlar. Öte yandan ürün yetiştirilirken her türlü maliyet ve zahmete katlanan üreticiler, bu işten hiç karlı çıkmazken her zaman üreticilerin ürünlerini alan aracılar hep bu işin kaymağını yiyen kesim oluyor.

Üreticiler kendi sattıkları fiyatlarla, market ve manav fiyatlarını gördüklerinde de ayrıca bir yıkım yaşıyorlar. Arada büyük uçurumlar olmasına neden olan bu rakamlar karşısında çoğu üretici, tarım yapmayı bırakırken üreticilerin bir kısmı da yapacakları başka bir iş olmadığı için “el mecbur” bir şekilde üretime devam etmeye çalışıyor.

Maliyetlerin artması, üreticilerin ürettikleri ürünlerin para etmemesi, çoğunun dalında kalması tarımın aksamasına ve bu kadar büyük verimli topraklara sahip bir ülkenin çoğu tarım ürünün ithalatçısı olmaya neden oluyor.

Yani tarım, yanlış tarım politikaları ile birlikte her geçen yıl aldığı darbeler karşısında yok olmaya devam ediyor.

Çiftçiler ile konuşsanız tüm gerçekleri ilk ağızdan onlardan duyarsınız. Nasıl bir çaresizlik içinde üretime devam etmeye çalışmalarını gerçekten alkışlarsınız.

Bu kadar çaresizlik içinde üretmeye devam eden Çukurovalı çiftçileri bir de sıcak hava vurdu. Adana’da şu sıralar haziran ayında görmeye alışık olmadığımız ve gerçekten tahammül seviyesini aşan sıcak hava etkili oldu ve olmaya da devam ediyor. Gölgede 43 dereceyi bulan tarlalarda ise 50 derecenin üzerine çıkan sıcak hava, tarlada hasat zamanı gelen kavun, karpuz, biber ve domatesin yanmasına neden oldu.

Üreticiler, ürünlerinin yaklaşık olarak yüzde 70’inin sıcak hava nedeni ile yandığını, kalan yüzde 30’luk kısmının ise zararlarını bile karşılamaya yetmediğini ifade ediyor. Ne kadar kötü bir durum değil mi?

Zaten zar zor tarım yapmaya çalışan, üretmeye çalışan çiftçiler şu sıralar bir de sıcak hava ile imtihan oluyorlar. Sıcaktan yanan ürünlerin geri döndürülme imkânı da olmadığı için Adana’da sebze arzında sıkıntılar yaşanmaya başlandı. Üretimde meydana gelen aksama nedeni ile şehir dışından ürün gelmesi bekleniyor. Bu durum da haliyle ürünlerin fiyatlarının artmasına neden olacak.

Tarımın ülkemizde her zaman çok önemli yeri olmuştur. Yeni kurulan ve yokluk içinde olan Türkiye Cumhuriyeti tarım sayesinde küllerinden yeniden doğmuş, sanayi yatırımlarının önünü açmış ve ülkemizde büyük kalkınma hamleleri yapılmasında büyük pay sahibi olmuştur. Yeniden tarımsal potansiyelin artırılmasına yönelik adımlar atılmalı, üretim yapan her sektör gibi tarımda da üreticinin beklediği rakamlarla karşılığını almasını sağlamalıyız. Çünkü inanın Türkiye, üreticiye değer verdikçe büyür!

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.