Hep birlikte üstesinden geleceğiz

Kahramanmaraş merkezli iki büyük deprem ülkemizi yasa boğdu. Saat saat can kayıplarımız artıyor. Binlerce bina yerle bir oldu. Bölgede neredeyse bir akrabasını, bir tanıdığın kaybetmeyen yok.

Bina enkazlarının altından mucize kurtuluşlara şahitlik ediyoruz. İnsanlarımız bir umut bina enkazlarının başında evlatlarından gelecek kurtuluş haberlerini bekliyor…

Deprem nedeniyle hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Allah bir daha milletimize böyle acılar yaşatmasın…

Afetin ilk anlarından itibaren, depremlerin büyüklüğü, yıkım gücü ve alanın genişliğinden dolayı yaşanan koordinasyonsuzluk yerini organize, daha planlı kurtarma ve yardım seferberliğine bıraktı. Artık bu en kıymetli saatlerde kurtarılabilecekken kaybettiğimiz canların vebali ile yaşamak zorundayız!

Yaşadığımız bu büyük afette milletimizin ne kadar büyük bir millet olduğunu, ülkemizin dört bir yanından gönüllü olarak yardıma koşan insanlarımız sayesinde bir kez daha gördük. Keşke aynı beceriyi depreme hazırlık sürecinde de gösterebilseydik…Yine bu dönemde dünya ülkeleri de gerek arama kurtarma ekipleri ile gerekse yardım malzemeleri ile yardıma koştular…

Deprem felaketinde çürük yapılar inşa edenlerden bunları kontrol edip bu yapılara izin vermemesi gereken sorumlu sorumsuzları bulup insanımıza bu acıları yaşatanlara bunun hesabını sormak zorundayız. Bu hesabı hukuk olarak sorabilirsek bu tür afetlerde bir daha böyle büyük acılar yaşamayız.

Şimdi yasımızı tutma, yaralarımızı sarma, bölgemizi ve ülkemizi yeniden ayağa kaldırma zamanı. Her zamankinden daha çok çalışarak bilimin ışında Kahramanmaraş’ı, Adıyaman’ı, Hatay’ı, Gaziantep’i ve diğer bölgelerimizi yeniden inşa etmek zorundayız. Bu hem yitip giden canlarımıza hem de gelecek nesillere karşı en büyük sorumluluğumuzdur…