Anafilaksi son 10 yılda 7 kattan fazla arttı!

Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu, en ciddi alerjik reaksiyon olan anafilaksinin son 10 yılda 7 kattan fazla arttığını açıkladı. Naracaroğlu, “Eğer tedavi edilmezse, anafilaktik şok adı verilen hayati tehlikeli bir durum gelişebilir. Son yıllardan artan besin alerjileri nedeni ile çocuklarda anafilaksi riski daha önemli olabilir.” dedi.

Anafilaksi son 10 yılda 7 kattan fazla arttı!
Yayınlama: 26.06.2024
Düzenleme: 26.06.2024 18:47
A+
A-

Dünya Alerji Haftası, bu yıl çevresel değişikliklerin artan alerjik hastalıklar üzerindeki etkilerine odaklanıyor. Medipol Mega Üniversite Hastanesi Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu, alerjik reaksiyonların, bağışıklık sisteminin zararsız maddelere aşırı tepki vermesiyle ortaya çıktığını belirtti.

Bu maddeler arasında polen, ev tozu akarı, hayvan tüyleri, böcek ısırıkları, gıdalar ve bazı ilaçlar bulunuyor. Alerjik hastalıklar arasında astım, saman nezlesi, egzama, besin alerjileri ve ilaç alerjileri gibi çeşitli rahatsızlıklar yer alıyor. En ciddi alerjik reaksiyon olan anafilaksi ise Dünya Alerji Haftası’nın önemli konuları arasında.

Prof. Dr. Nacaroğlu, iklim değişiklikleri ve hava kirliliğinin solunum yolu alerjilerinin artışında önemli bir rol oynadığını belirtti.

Son 10 yılda anafilaksi sıklığında 7 kattan fazla artış gözlemlendiğini belirten Nacaroğlu, “Hem çocuklarda hem yetişkinlerde artan alerjik reaksiyon sıklığının, genetik yatkınlığı olan bireylerde çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıktığını gösterilmiştir. Özellikle küresel ısınmaya bağlı ortaya çıkan iklim değişiklikleri ve hava kirliliği astım gibi solunum yolu alerjilerinin görülme sıklığını arttırmaktadır. İşlenmiş ve paketli gıda tüketimin artması, alerjenlere daha sık maruz kalma, deterjan gibi çeşitli kimyasal maddelerin yaygın kullanımı gibi çevresel faktörler de besin alerjisi gibi alerjik reaksiyonların görülme sıklığını ve şiddetini artırdığı bilinmektedir.” diye konuştu.

‘Hayati tehlike yaratabilir’

Anafilaksi, vücudun bir alerjene (genellikle yiyecek, ilaç, böcek sokması gibi) aşırı ve hızlı tepki göstermesi sonucu ortaya çıkıyor. Nacaroğlu, bu durumda, bağışıklık sisteminin hızla histamin ve diğer kimyasalları salgıladığını, bunun da kan basıncının düşmesine, solunum güçlüğüne, boğaz şişmesine, dudak veya yüzde şişliğe, mide bulantısına ve kusmaya yol açtığını aktardı.

Anafilaksinin hayati tehlike yaratabileceğine değinen Prof. Dr. Nacaroğlu, “Eğer tedavi edilmezse, anafilaktik şok adı verilen hayati tehlikeli bir durum gelişebilir. Son yıllardan artan besin alerjileri nedeni ile çocuklarda anafilaksi riski daha önemli olabilir.” dedi.

‘Adrenalin otoenjektörler bulundurulmalı’

Okul, sosyal tesisler ve bazı halka açık alanlarda adrenalin otoenjektörlerinin bulundurulması gerektiğini ifade eden Nacaroğlu, “Bu nedenle, okullar ve diğer eğitim kurumları, öğrencilerin sağlığını desteklemek amacıyla adrenalin otoenjektörlerini bulundurmalıdırlar. Öğretmenler, okul hemşireleri veya diğer sağlık görevlileri, adrenalin otoenjektörünün kullanımı ve acil durumlarda müdahale eğitimi almış olmalıdır. Ayrıca bazı halka açık alanlarda ve tesislerde, özellikle alerjen maruziyetinin yüksek olduğu yerlerde adrenalin otoenjektörleri bulunabilir. Örneğin, restoranlar, oteller, alışveriş merkezleri, spor salonları, stadyumlar veya konser mekanları gibi yerlerde acil durumlara karşı hazırlıklı olmak için adrenalin otoenjektörlerinin bulundurulması önerilebilir.” ifadelerini kullandı. ktörlerinin bulundurulması önerilebilir.”

Kaynak: HABER MERKEZİ

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.