“Gıda da planlama yapılmalı”

Kontrolsüz ve bilinçsiz üretimin zaman zaman arz yarattığını kaydeden Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Hakan Sefa Çakır, bu durumun israfa neden olduğunu vurguladı.

“Gıda da planlama yapılmalı”
Yayınlama: 20.08.2024
A+
A-

Çakır, “Tarımı gıda sanayisine daha çok entegre etmeli ve uzun süreli saklama koşullarını sağlamalıyız. Her şey planlamaya dayanıyor. Neyi ne kadar üreteceğimizi bilmek zorundayız. Plansızlık demek israf demektir. Elbette diğer konu ise izlenebilirliğin olmamasıdır. Tarımsal ürünlerin tarladan son tüketiciye kadar olan tüm süreçlerin, üretim, depolama, paketleme, nakliye gibi tüm süreçlerin izlenmesi; yani kayıt altına alınması gerekir. İzlenebilirlik bir gıda güvenliği meselesidir. Süreçlerin hangisinde sorun varsa önlemler ona göre alınır ve israf engellenir. Ama izlenebilirlik yoksa israfın nerede olduğunu bilemezsiniz” dedi.
Serbest piyasa politikasını benimseyen bir ülkede devlet üretimden ziyade, kontrol görevinin üstlenilmesi gerekli olduğunu belirten Çakır “Teşvik ve desteklerle yaptırım gerçekleştirmelidir. Tabandan aldığı doğru bilgilerle, iş birliği içinde makro planlamaları yapmalıdır. Gıda krizleri ülkeler için bir ulusal güvenlik konusudur. Devletler insanını beslemek zorundadır, sağlıklı gıdayı temin etmek zorundadır. Aşırı gıda fiyatı artışına karşı toplumu korumak zorundadır” diye konuştu.
Dünyada görülmemiş bir gıda fiyat artışı olduğunu vurgulayan Çakır, daha önce görülmemiş kuraklıkların yaşandığını söyledi. Çakır, “Tüm bunlar gıda krizi çanlarının çalması demektir. Fiyat artışları, düzensiz beslenme, hastalıkların artması, sağlıksız yeni nesil, yok olan toprak ve su kaynakları… Tüm bunlar karanlık bir tablo yaratıyor. Bu karanlık tablodan ülkeler arası iş birliği ile çıkarız” dedi. Çakır, konuşmasını söyle sürdürdü; Geleneksel tarım yöntemleriyle, kimyasal gübre ve ilaçlarla toprağı yok ederek, vahşi sulama ile suyu israf ederek gıda krizine karşı koyamayız. Tarım ve gıda ar-ge’sine, yüksek teknoloji kullanımına ağırlık vermek zorundayız. Konunun sadece üretim yanı yok; aynı zamanda maliyet anlamında enerji, lojistik, tanıtım, emek gibi parasal değerlerle birlikte, ekolojik, sosyal ve sağlık alanındaki zararları da söz konusu. Tüm bu dolaylı gibi görünen konularda kısa zamanda değerlendirilmeye alınmalıdır. Küresel ısınma bir komplo teorisi değil, gıda krizi çok uzak bir olgu değil. Evde oturan vatandaştan üreticiye, sektör temsilcilerinden kamuya kadar herkesin sorumluluğu var, yapması gereken şeyler var. Gıda konusu bir beka konusudur, bir ulusal güvenlik meselesidir.

Kaynak: MÜJDE DEMİR/ÖZEL HABER

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.