Tibet platosu’nda 40.000 yıllık taş iğneler keşfedildi: Dünyanın en eski örnekleri

Tibet Platosu’nda keşfedilen 9.000 yıllık taş iğnelerin, sert kumaşların dikiminde veya süs olarak kullanıldığı düşünülüyor.

Tibet platosu’nda 40.000 yıllık taş iğneler keşfedildi: Dünyanın en eski örnekleri
Yayınlama: 25.06.2024
A+
A-

2020 yılında Batı Tibet’teki Xiada Co Gölü kıyısında kazı yapan arkeologlar, 3 ila 4 cm uzunluğunda altı sıra dışı taş eser buldular. Bu eserlerin bir ucu sivri, diğer ucunda ise göze benzeyen bir açıklık vardı. Sichuan Üniversitesi’nden yüksek lisans öğrencisi Yun Chen, bu eserlerin kalın dikiş iğnelerine benzediğini belirtti ve “Güzellikleri karşısında şok oldum,” dedi.

Chen ve meslektaşlarının yayımladığı yeni çalışmaya göre, bu taş eserler gerçekten de 9.000 yıllık dikiş iğneleri olup, kayıtlara geçen en eski taş iğneler olarak değerlendiriliyor. Bu buluntu, Tibet Platosu’ndaki zorlu iklim koşullarıyla mücadele eden eski insanların hayatta kalma becerilerini gözler önüne seriyor.

Arizona Üniversitesi’nden arkeolog Edward Jolie, bu çalışmayı “ilginç ve hoş” olarak nitelendiriyor, ancak bazı uzmanlar bu nesnelerin gerçekten iğne olup olmadığı konusunda hemfikir değil. “Gözlü” iğnelerin insan uygarlığı için bir dönüm noktası olduğunu belirten Jolie, bu buluntuların atalarımızın dayanıklı giysiler ve barınaklar yapmasına yardımcı olduğunu vurguluyor.

Chen ve ekibi, altı taş iğnenin tremolit, serpantin, aktinolit ve talktan yapıldığını belirledi. İğnelerin en büyüğünde 3 milimetre genişliğinde, en küçüğünde ise 1,37 milimetre genişliğinde delikler bulunuyor. Ayrıca, İğne 6’nın üzerindeki kırmızı pigment izleri, bu iğnenin ritüelistik bir amaçla kullanılmış olabileceğini gösteriyor.

Ekip, bu iğnelerin nasıl yapıldığını doğrulamak için tremolit levhalar ve obsidyen kullanarak kazıma, bileme ve delme işlemlerini tekrarladı. Sonuç olarak, iğnelerin yapım sürecinin kemik iğneler yapmaktan en az yedi kat daha uzun sürdüğünü tespit ettiler. Chen, bu durumun taş iğnelerin daha sert ve kalın malzemeleri dikmek için kullanıldığını düşündürüyor.

Araştırma ekibinden Yue Hu, taş iğnelerin boyutlarının kemik iğnelerin boyutlarına daha yakın olduğunu ve uçlarındaki aşınma desenlerinin de kemik iğnelerin uçlarına benzer olduğunu belirtti.

Ancak, bazı uzmanlar bu nesnelerin iğne değil, balık ağlarını örmek için kullanılan aletler olabileceğini düşünüyor. Jolie, sitenin göle yakınlığı göz önüne alındığında, bu olasılığın da dikkate alınması gerektiğini belirtiyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.